Sayfalar

23 Eylül 2015 Çarşamba

Kor Adası / Kimberley Freeman [Kitap Yorumu]


[Spoi İçerir]

Ailevi- dram ve geçmişle günümüzün birleşimi denilince favori yazarlarımdan biri Kimberley Freeman. Eşsiz bir anlatımı var. Kaleminin yanı sıra  kurgusu da her zaman ki gibi büyüleyiciydi. İnsan elinden bırakmak istemiyor.

Aşk, dram, öfke... Vicdan azabı, aile olmanın önemi ve kadının olmanın zorluğu. Kitap bir çok şeyi bir arada barındırıyordu. Kor Adası, her yönüyle zengin bir romandı ve Arkadya Yayınları'nın her zaman ki baskı kalitesi ile çevirmenin becerikliliğiyle de tadından yenilmez bir hale gelmişti. =)

Kor Adası'nda, yazımın başında da belirttiğim gibi geçmişle günümüzün kusursuz birleşimini okuyoruz. 1891 İngiltere'sin de kabul gibi bir hayat yaşayan Tilly ve 2012 yılında 'yazmakta sıkıntı çeken' ünlü yazar Nina. Ortak noktaları ise Avustralya; Kor Adası'nda ki malikane de yaşamış Elenor. Kafanız karıştı değil mi? Elenor kim dediniz bir an? =) Hemen anlatıyorum...

Tilly'nin hayatı hep zorluklarla geçiyor. 1891'de kadın olmak, üstelikte zengin bir kadın olmak zor. Çok zor. Büyük babasından başka kimsesi de yoksa hele... Büyük babası öldüğünde erkek olduğu için tüm zenginlik iğrenç bir akrabasına kalıyor. Kendisi ise pespembe hayallerle James diye biri ile evleniyor. Akrabası kadar iğrenç bir herif olamaz derken James'in gerçek yüzü ortaya çıkıyor. James, Tilly'nin elinde avucunda ne varsa alacak bir adam. Onu deli olduğuna inandırıp, tımarhaneye kapatmak isteyecek bir adam. Tabi tüm bunları da metresiyle planlayacak küçük bir adam... Pislik herif! Ama sonra bum! Öyle bir şey oluyor ki; Tilly vicdan azabı ile kendini oradan kaçarken buluyor. Nereye mi? Elbette Kor Adası'na. =)
Kor Adası'nda yerel cezaevi müdürünün kızı Elenor'a mürebbiyelik yapmaya başlıyor. Elenor'un babası Starling'e ise aşık olması kaçınılmazdı. =)

''Geçmişin bedelini ödemeden bir insanın geleceği olabilir mi?''

Tilly geçmişte bıraktığı sırlarla her gün vicdan azabı çekerken Starling ve kızıyla bir aile kurabilecek mi dersiniz?

2012 yılında Nina ise, yazar tıkanıklığı yaşadığı için Kor Adası'nda ki büyük büyükannesi Elenor'un malikanesine yerleşir. Orada hem yazmaya çalışacaktır. Hem de kalp kırıklığını hafifletecektir. Nasıl mı? Yeni bir aşk, yeni bir hayat, yeni bir sen =)=)=) [Şu yorumumu şarkı sözlerine de bağladım ya helal olsun bana, hangi kafadaysam. =)] Ah! Tabi Nina'nın da bir sırrı var... Çok satan romanlarını Elenor'un taslakları sayesinde yazmış olabilir.

İki değil aslında, üç ayrı hikaye. Zengin karakterler, duygusal anlar ve kadınların dayanışması. Müthiş bir kitaptı. 

Ben Kimberley Freeman'ın yeni romanını sabırsızlıkla bekliyorum. Size de Kor Adası'nı okumadıysanız yazarın diğer kitaplarını da tavsiye ederim. Bu yazarın kötü kitabı yok. =)


LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...